Sepet0Item(s)

Sepetinizde hiç ürün yok.

Product was successfully added to your shopping cart.

Çocuk Edebiyatı

   

9 Kayıt

  1. AY'A SEYAHAT

    "Silah Kulübü'nün denemesi ilk bakışta hiçbir işe yaramaz gibi görünüyordu. Oysa Ay'a mermi göndermek, etkileri hesaplanamayacak bir sonuç doğurmuştu. Yolcular, merminin içinde kapalı kalmış, Ay'ın uydusu hâline gelmişlerdi. Ay'ın çevresinde dönüp duruyorlar ve böylece insanlık tarihinde ilk kez onu görebiliyorlardı. Yolcularımızın adları bundan böyle her bilimsel törende anılacaktı. Çünkü bu cesur insanlar, insan bilgisinin çemberini genişletmek için uzaya atılmış, son zamanların en ilginç denemesi uğruna kendilerini feda etmişlerdi." Amerikan İç Savaş sonrasında bir araya gelen silah kulübü üyeleri, Başkan Barbicane'in Ay'a bir merminin fırlatılabileceği fikrinden hareketle çalışmalara başlarlar. Bunun için dünyanın en büyük topu dökülür. Son anda bazı gönüllüler mermiye binmeye karar verirler... İçinde insanların olduğu bir mermi ile Ay'a nefes kesen bir yolculuğu anlatan bu eser, yazıldığı dönemin bilim seviyesinin çok üzerinde bir hayal ortaya koyar. Jules Verne'in 19. yüzyılda yazdığı hafızaları zorlayan bu eseri, ona büyük bir ün kazandırmıştır.
    60,00 ₺
  2. BALONLA BEŞ HAFTA

    "Otların arasında bir dalgalanma oluyordu. Az sonra dalgalanan otların üzerine doğru kıvrımlı bir nesne yükseldi. - Bu bir yılan, diye bağırdı Joe. Kennedy, silahını hızla eline alarak: - Bir yılan, dedi. - Yılan değil, dostlarım, dedi Samuel Fergusson. Bu bir filin hortumu. - Bir fil mi Samuel? Kennedy aynı anda nişan almıştı. - Yapma Dick, bekle biraz, dedi doktor. - Hayvan bizi peşinden sürüklüyor, efendim. - Ama doğru yöne sürüklüyor Joe! Fil onları hızla sürüklüyordu. Bir süre sonra onu tamamen görebildikleri bir alana geldiler. Onları sürükleyen bu koca hayvan, erkek bir fildi. Olağanüstü parlaklıkta iki uzun dişi vardı. Çapa bu dişlerin arasına sıkışmıştı." Yazıldığı dönemde Jules Verne'e büyük ün kazandıran Balonla Beş Hafta; Doktor Fergusson, arkadaşı Dick Kennedy ve yardımcıları Joe'nun "Victoria" adını verdikleri bir balon ile Afrika'nın bilinmeyen sırlarına doğru maceralı yolculuklarını anlatıyor.
    60,00 ₺
  3. DENİZLER ALTINDA 20.000 FERSAH

    'Gemi uzaklaşmak istedi ama canavar iki kat hızlanarak gemiye yaklaştı. Şaşkınlıktan dilimiz tutulmuştu. Hiç kıpırdayamıyorduk. Canavar bizimle alay eder gibi fırkateynin çevresinde dönüyordu. Sonra biraz uzaklaştı. Birdenbire geri dönerek gemiye doğru saldırıya geçti. Gemiye yirmi ayak kala aniden durdu. Işığı söndü. Canavar denize dalmamıştı. Sonra geminin diğer tarafından yeniden görüldü. Ya etrafımızdan dolanmış ya da alttan geçmişti. Gemi, canavara saldırmak yerine ondan kaçıyordu. Kaptan, neyle karşı karşıya olduğunu bilmediği için günün doğmasını beklemek istiyordu." Denizler Altında 20.000 Fersah, Jules Verne'in klasikleşmiş bilim kurgu romanlarından biridir. Bu roman, Profesör Aronnax ve ekibinin Nautilus adlı denizaltısının kaptanı Nemo ile karşılaşmaları sonrasında yaşanan olayları anlatmaktadır. Denizler altında büyüleyici dünyayı keşfetmeye hazırsanız, sizleri Nautilus'la birlikte uzun soluklu bir maceraya davet ediyoruz.
    60,00 ₺
  4. DÜNYA'NIN MERKEZİNE YOLCULUK

    "Sal, anlatılmaz bir gücün etkisiyle önce yukarı kalkmıştı, sonra yirmi metre öteye fırlatılmıştı! - Ne oluyor, diye haykırıyor amcam. Karaya mı oturduk? Hans, suya batıp çıkan kapkara bir kütleyi işaret ediyor, birden haykırıyorum: - Dev gibi domuz balığı! - Daha ileride bir timsah var. Şu dişlerinin büyüklüğüne bakın! - Bir balina, diye bağırıyor profesör. Ne büyük yüzgeçleri var! Sırtındaki delikten fışkırttığı suyun ve havanın çokluğunu görüyor musun? Bu canavarlar karşısında donup kalıyoruz. Hepimizi korku sarıyor. O kadar büyükler ki birinin bir diş darbesi salımızı paramparça etmeye yeter. Hans, buradan kurtulmak için dümen kırıyor ama öbür yandan bu canavarların kaynaştığını görüyor. Dev bir kamlumbağa ve başını suyun yüzeyine çıkarmış, on metre boyunda bir yılan. Kaçamıyoruz. Sürüngenler salın çevresini sarıyor. Hızla çevremizde dönüyorlar." Dünya'nın Merkezine Yolculuk, nefesleri kesen bir Jules Verne Klasiği'dir. Bu romanda Alex ve amcası Profesör Lindebrock kendilerine eşlik eden rehberleri Hans ile birlikte Dünya’nın merkezine doğru hafızalardan asla silnmeyecek bir mecaranın içine atılırlar.
    60,00 ₺
  5. ESRARLI ADA

    ''Ancak 23 Ocak'ı 24'üne bağlayan gece volkanın tepesi büyük bir gürültüyle koptu. Ada sakinleri dışarı fırladı. Gökyüzü alevler içindeydi.Ağzı iyice genişlemiş volkan havayaöyle bir ışık saçıyor ki, bütün gökyüzü alev almış gibi görünüyordu. Binlerce alev kıvrımı yanardağın yamaçlarından aşağıya doğru akıyordu. -Ağı! Ağı! diye haykırıyor Ayrton. Gerçekten de lavlar ağıla doğru akıyordu. Hep birlikte ağılın yolunu tuttular. Tek düşündükleri şey, hayvanları serbes bırakmaktı. Sabah üçe doğru ağıla varmışlardı. hayvanların ulumaları korkunçtu. Ayrton kapıyı açınca korkmuş hayvanlar dört bir yana dağıldı. Bir saat sonra ağılı kaplayan köpüklü lavlar evi bir çıra gibi tutuşturdular. Ağıldan geriye hiçbir şey kalmamıştı.'' Esrarlı Ada,Jules Verne,inDenizler Altında 20.000 Fersah adlı romanın devamı niteliğindeolan bir romandır.Bu roman, Güney Pasifik'te bulunan ıssız bir adaya balonla kazara düşen bir grup Amerikalı maceraperestin başlarından geçen gizem dolu olayları anlatmaktadır. Hafızalarınızdan asla silinmeyecek bir Jules Verne klasiği.
    60,00 ₺
  6. İKİ YIL OKUL TATİLİ

    ‘’İki Yıl Okul Tatili 27 Mart günü oldukça önemli bir avlanma yapıldı. Bu, en az üç yüz kilo ağırlığında bir su kaplumbağasıydı. Costar, ata biner gibi kaplumbağanın sırtına çıkmıştı, Dole da onun arkasına... Hayvan suya ulaşmak için hızla ilerliyor, çocuklar onu zapt edemiyorlardı. Çığlıklarına Briant, Gordea ve Moko koştu. Costar: – İndirin beni!.. Korkuyorum, diye bağırıyordu. Çocuklar, kaplumbağanın boynuna ip atmış çekiyorlardı. Ama onu zapt etmek mümkün değildi. Uskunadan levyeler getirildi. Güç de olsa kaplumbağa ters çevrildi. Artık kıpırdayamazdı.” İki Yıl Okul Tatili, yaşları 8 ile 14 arasında değişen bir grup okul çocuğunun Güney Pasifik’teki ıssız bir adada ailelerinden uzakta geçirdikleri; zor olduğu kadar macera ve bilinmezliklerle dolu bir serüven. Bu roman, çocukların hep birlikte hayatta kalma savaşlarını bütün açıklığıyla gözler önüne sermektedir.
    60,00 ₺
  7. ON BEŞ YAŞINDA BİR KAPTAN

    “Negoro, aynı sessizlik içinde geminin arkasına, Dick Sand’in bir heykel gibi dimdik durduğu yere doğru yürüdü. Miçoya üç dört adım yaklaşmışken durdu. Dick Sand istifini bozmadan, – Bana bir şey mi söyleyeceksiniz, diye sordu. Negoro soğuk bir ses tonuyla karşılık verdi: – Aslında bunu Kaptan Hull ile konuşacaktım. Daha olmasa tayfa başı Howik’e söyleyecektim. Dick Sand, kendini daha fazla tutamadı. Hırsla dönüp haykırdı: – Siz de çok iyi biliyorsunuz ki ikisini de kaybettik! Negoro küstah küstah diklendi: – Pekâlâ şimdi gemiyi kim idare ediyor? Dick Sand, bu ukala adamın gözlerinin içine bakarak: – Ben, diye haykırdı. Negoro omuz silkti: – Sen ha! On beş yaşında bir kaptan! Öyle mi? – Evet! On beş yaşında bir kaptan, diye karşılık verdi. ...” Geminin dümeni on beş yaşında bir kaptan olan Dick Sand’e geçmişti. Bu olaydan sonra Kaptan Dick’i; Bayan Weldon, Jack, Nan, Kuzen Benedict, köpek Dingo, Tom ve beraberindekiler ile uzun soluklu bir macera beklemektedir. Geminin aşçısı Negoro bu macerada olayların seyrini kendi kötü emelleri doğrultusunda yönlendirerek kahramanlarımızı içinden çıkamayacakları olayların içine sürükleyecektir.
    60,00 ₺
  8. ORİNOKO NEHRİ

    “Her zaman olduğu gibi rüzgâr çıktığında yelkenler açılıyor, kesildiğinde kürekler suya daldırılıyordu. Gökyüzünde bulutlar kümelenmeye başlamıştı. Havada fırtına öncesi bir ağırlık hissediliyordu. Birkaç kez Orinoko’nun sağ kıyısında yaşayan Pairoa yerlilerinin kayıklarıyla karşılaştılar. Yerliler hiç çekinmeden yolcu kayıklarına yanaşıyor, kayıkları halatlarla kıyıdan çekmeyi öneriyorlardı. Karşılığında da biraz kumaş ve incik boncuk alıyorlardı. Böylece yolcular, yarım düzine yerli kayığı ile birlikte ırmağın sağ kıyısındaki Augustine köyüne yanaştı.” Orinoko Nehri, kaybolan babası Albay Kermor’u bulmak için genç Jean Kermor’un, Çavuş Martial ile birlikte, Venezuela’daki Orinoko Nehri’nde yaptıkları; korku, heyecan ve tehlikelerle dolu bir yolculuğu anlatmaktadır. Güney Amerika’nın bilinmezliklerle dolu dünyasına keşfedici bir pencere açar.
    60,00 ₺
  9. YÜZEN ŞEHİR

    “İki direkli gemi, sağ taraftan aldığı rüzgârla yelkenlerini şişirmiş, Great Eastern’e hızla yaklaşıyordu. Ön tarafı kalkıktı ve uzun çizgilerle bezeliydi. Sertleşmeye başlamış olan rüzgâr yelkenlinin dengesini bozamıyordu. Deniz, beyaz yelkenli geminin altında köpürüyordu. Great Eastern’e 400 metre yaklaştığı sırada aniden rüzgâra karşı döndü. Sonra filikasını denize indirdi. O anda Kaptan Anderson görevlilere dur emri verdi. Bütün makineler aynı anda durdu. Bir adam, iki direkliden denize indirilen filikaya atladı. Dört tayfa, buharlı gemiye doğru yüzdüler.” Yüzen Şehir, Great Eastern adlı büyük bir buharlı gemi ile New York’a seyahat eden bini aşkın yolcunun başından geçen olayları anlatır. Bu Amerika yolculuğu, sanılanın aksine sakin ve sorunsuz geçmeyecektir...
    60,00 ₺

   

9 Kayıt