Sepet0Item(s)

Sepetinizde hiç ürün yok.

Product was successfully added to your shopping cart.

Diğer

   

Ürünler 1 - 10 / Toplam 14

  1. 1
  2. 2
  1. BİR KİMLİK LÜTFEN

    Kimliğini arayıp bulma sırası galiba bize geldi… Sanayi gelmeden Sanayi Toplu-mu’na girerek uzun yıllardan beri sıkıntı çekiyoruz. Ancak ufukta beliren bazı emareler, Türkiye’de bir kabuk değişikliğini gösteriyor. Belki ‘ imece ’ dayanışmasından etkilenerek büyük özelliği aşk ve dayanışma olan bir sürecin işaretidir bu. Usta yazar Üstün İnanç’ın Bir Kimlik Lütfen romanında, son yıllarda kendisini kuvvetle hissettiren kimliğimizi arama macerası anlatılıyor.
    100,00 ₺
  2. ÇAKIL TAŞLARI

    Yüce Yaratan, insanı yarattıklarının en mükemmeli olarak vasıflandırmış olup HAYATI, geçici ve esrarengiz bir oyun, hem de; içinde “Seçme Hürriyeti” bulunan sonu belli bir bekleme süresi olarak tanzim buyurmuş. Yani; “Sen insansın, insan gibi yaşa!” denmiş bize! Etrafına bak, Sevinçler bir dağ bu hayatta, hüzünler derin kuyu. Sen, inen bir kayık, çıkan bir kayık, Şaşkınsın burada! Oysa bir kova olabilse insan; Önce İMAN ahdiyle doldursa içini ve “DUA, yaşamanın gıdası!” diye haykırsa. Sonrası kolay; “Aşkı deniz, gökyüzünü onun üstünde bir köpük” olarak algılayıp hayatını onunla renklendirecek. Yarını görmeyenlerin bu günü yaşamaya mecali kalmaz!.. Yarınlar ise ÇAKIL TAŞLARINI cevhere çevirenlerin olacaktır. İşte bütün SIR burada!.
    130,00 ₺
  3. KIŞ BEBEĞİ

    – Aşk mı, dedi kadın. Sanki Yavuz âşık olamazmış gibi! – Aşk, dedi Yavuz. Yaşadığıma, daha doğrusu hissettiğime ilk anda ben de isim koyamadım. Ama olsa olsa aşk olurdu bunun adı. Çünkü iptal oldum bir anda. Bir anda bir duygunun potasında eridim âdeta. Eridim ve bittim. Kadın dikkat kesildi. Dinlediğini açıkça belli etti ve sanki her hâliyle “Anlat, eğer aşkı anlatacaksan acele et.” der gibiydi. Yavuz “Artık anlatmayacağım.” Deyip kalksa, gelmek için bu kadar inat eden kadın neredeyse onu durduracak ve konuşmasını tamamlamasını rica edecekti. Bu durum Yavuz’a bir anda fazlaca güven duygusu verdi ve her hâline yansıdı. Kadın zekiydi. – Aslında bana ne. Bu saatten sonar aşk… Ve ustaca umursamaz tavrını takındı hemen. Yavuz avucunun içinde hissettiği bir şansı kaçırmak üzere olduğunu anlayıp konuşmaya başladı hemen…
    75,00 ₺
  4. UYANIŞ -15 TEMMUZ 2016- (CİLTLİ)

    Türkiye, 15 Temmuz 2016’da tarihinin en büyük saldırılarından, ihanetlerinden birini yaşadı. Bu, topyekûn istila, parçalama ve yok etme hareketiydi. Dışarıda emperyalist güçlerin ve içeride hain işbirlikçilerin emellerini sahneye koymaları işten bile değildi. Fakat unuttukları bir gerçek vardı. Her hesabın üstünde bir hesap olduğu... İşte o hesabın bozulduğu an... Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, ekran karşısında canlı telefon bağlantısındaki tarihî konuşmasıyla milletimizi meydanlara inmeye ve ülkesine sahip çıkmaya davet ediyordu. Mesaj alınmıştı. Millet, taşkın bir sel gibi akın akın meydanları doldurmaya, hainlere karşı göğsünü siper ederek, vatanlarını işgalcilerden korumaya başlamıştı. Kimi tankların üstüne çıktı, kimi tankların altına yattı. Kimi “bir gül bahçesine girer gibi” kurşunların üstüne üstüne gitti. Kimi de patlamaya hazır bir volkan gibi hainlerin tepesine çöktü. Usta yazar Sara Gürbüz Özeren, Uyanış-15 Temmuz 2016’da bir milletin uyanışını, dirilişini, ayağa kalkışını ve düşmana karşı şahlanışını anlatıyor. Yazar, eserini o geceyi yaşayanların gözüyle ve bir roman üslûbuyla kaleme aldı ve geleceğe aktardı. Uyanış-15 Temmuz 2016’yı âdeta nefes almadan okuyacaksınız.
    105,00 ₺
  5. UYANIŞ -15 TEMMUZ 2016- (KARTON KAPAK)

    Türkiye, 15 Temmuz 2016’da tarihinin en büyük saldırılarından, ihanetlerinden birini yaşadı. Bu, topyekûn istila, parçalama ve yok etme hareketiydi. Dışarıda emperyalist güçlerin ve içeride hain işbirlikçilerin emellerini sahneye koymaları işten bile değildi. Fakat unuttukları bir gerçek vardı. Her hesabın üstünde bir hesap olduğu... İşte o hesabın bozulduğu an... Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, ekran karşısında canlı telefon bağlantısındaki tarihî konuşmasıyla milletimizi meydanlara inmeye ve ülkesine sahip çıkmaya davet ediyordu. Mesaj alınmıştı. Millet, taşkın bir sel gibi akın akın meydanları doldurmaya, hainlere karşı göğsünü siper ederek, vatanlarını işgalcilerden korumaya başlamıştı. Kimi tankların üstüne çıktı, kimi tankların altına yattı. Kimi “bir gül bahçesine girer gibi” kurşunların üstüne üstüne gitti. Kimi de patlamaya hazır bir volkan gibi hainlerin tepesine çöktü. Usta yazar Sara Gürbüz Özeren, Uyanış-15 Temmuz 2016’da bir milletin uyanışını, dirilişini, ayağa kalkışını ve düşmana karşı şahlanışını anlatıyor. Yazar, eserini o geceyi yaşayanların gözüyle ve bir roman üslûbuyla kaleme aldı ve geleceğe aktardı. Uyanış-15 Temmuz 2016’yı âdeta nefes almadan okuyacaksınız.
    100,00 ₺
  6. YARIM AŞKLAR ÜLKESİ

    Çerkez Hasan'dan Ömer Halisdemir'e Vatana Adanmış Kahramanlar

    İnsanlık tarihi boyunca ihanetlerin ardı arkası kesilmemiştir. Bizde de devlete karşı çıkan, isyan eden ve ihanette bulunan kişilerin ve kurumların sayısı az değildir. Yarım Aşklar Ülkesi romanında 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de yaşanan uzun gece anlatılırken, binlerce kahraman arasında öne çıkan Ömer Halisdemir’in hayatı, idealleri ve güzel vatanımıza adanmış pırıl pırıl ömrü gözler önüne seriliyor. Eserde, geçmişte Osmanlı döneminde yaşanan destansı bir olaya da yer veriliyor. Sultan Abdülaziz’i katledenleri alnının ortasından vuran Çerkez Hasan’ın kahramanlığı ve şehadeti ele alınıyor.
    65,00 ₺
  7. DELİ YUSUF

    Bu benim ilk romanım. İyi de, ne gerek vardı diyebilirsiniz, anlatayım: 1950, Demokrat Parti’nin iktidar yılı. Bu partiyi iktidara taşıyanlar, nesiller boyu itilip kakılan kesimdi. Ünlü okumuşların, üniversite hocalarının, varlıklıların, eşrafın, gazetecilerin boya çaldığı, iftiraya boğduğu günlerde bizim insanımız önü alınmaz bir hevesle Demokrat Parti için çırpındı, onu sahiplendi. Hatta bu yolda fena hırpalandı. Ben, bu inanılmaz 1950 zaferini gerçekleştiren insanların tam ortasında idim. Çocuk aklımla onlardan oldum ve çekilmez çileleriyle sarsıldım. Olayların tamamı gerçek. Bana sadece sıraya koymak düştü. Romanımı, Türk milletini küçümseyenlere atılmış bir tokat sayabilirsiniz. Veya, bir inanılmaz bayram sonrası gene işine gücüne dönen Şoför Âkiflere, Terzi Hulûsilere, Kalaycı Receplere, Deli Yusuflara, Sarhoş Tahirlere sıcak bir teşekkür. Bu roman, yazılmamışın ardına düşüştür.
    100,00 ₺
  8. YAĞMUR KANLA BAŞLADI

    Yağmur Kanla Başladı, Makedonya Gamzesi’nin devamı olmakla birlikte, başlı başına bir dönem romanıdır da. Çünkü Balkan Faciaları’nın ardından koca devletimizin tükeniş zillerinin çalmaya başladığı sıkıntılı günleri anlatmaktadır. Klasik tiplerimizin dışında, sahneye yeni çıkan kahramanlarımızın hepsi tarihî şahsiyetlerdir. Birinci Cihan Savaşı’na giden yolda, dönemin siyasi ve sosyal şartları bu eserde bir arada anlatılıyor. Talan edilen Yüce Devlet!.. 31 Mart olaylarını tertipleyen ve Sultan Abdülhamid’i tahttan indiren politikacıların pişmanlıkları!.. Trablusgarp hezimeti!.. İkinci Balkan Bozgunu’nun acı yüzü!.. Ordusuna siyaset bulaşmış Osmanlı’nın çaresizliği!.. Her zaman olduğu gibi, olaylara kültür planından baktık. Başarabildikse ne mutlu!..
    100,00 ₺
  9. YAZIKLAR ÇIKMAZI

    Yaşadığı dönemin sosyal, kültürel ve siyasi hayatını hafızasında yaşatan ve bunları geliştirip kaleme döken değerli romancımız Üstün İnanç, Yazıklar Çıkmazı’nda 1940’lı yıllarda başlayan ve 1960’lı yılların sonuna kadar devam eden baskı döneminden bir kesit sunuyor. İnandığı ve inandığını yaşadığı için zulüm altında tutulan, horlanan ve dışlanan halkımızın değerlerine sahip çıkışının hikâyesidir roman. Zengin bir dile ve akıcı bir üsluba sahip olan İnanç, ağır baskılar sonucu sosyal buhranlar yaşayan toplumumuzun bu çıkmazdan kurtuluşunun çarelerini de gösteriyor. Roman, yakın tarihimizdeki siyasi ve sosyal çekişmeleri anlatırken bir ailenin ve milletin, inandığı değerleri yaşamak uğruna verdiği büyük mücadelenin hikâyesini de dile getiriyor.

    150,00 ₺
  10. NEKBE 1948

    NEKBE NEDİR?Edebiyatçı yazar Nurettin Taşkesen, 70 Yıllık Filistin Dramı Nekbe 1948 (Büyük Felaket) adlı eseri Mihrabad Yayınları tarafından yayımlandı.
    15 Mayıs 1948’den sonra siyonistlerce gerçekleştirilen katliam, baskı ve sürgünler sonucunda 750 bin Filistinli evinden, köyünden, toprağından uzaklaştırılmış, kendi ülkesinde veya başka ülkelerde mülteci durumuna düşmüştü. Filistinliler sürgüne giderken ev ve işyeri anahtarlarını da yanlarına almışlardı. Dolayısıyla anahtar bu büyük acının sembolüdür. Anlamı ise “Evlerimize geri döneceğiz” demektir. Filistinliler bu güne büyük felaket anlamında “NEKBE” demişlerdi. Kudüs 1917 kitabının yazarı Nurettin Taşkesen’in kaleme aldığı 70 YILLIK FİLİSTİN DRAMI NEKBE 1948 BÜYÜK FELAKET kitabı, gerçek olaylara dayanan büyük felaket “NEKBE”nin belge roman niteliğinde anlatımıdır.

    125,00 ₺

   

Ürünler 1 - 10 / Toplam 14

  1. 1
  2. 2