NEKBE NEDİR?Edebiyatçı yazar Nurettin Taşkesen, 70 Yıllık Filistin Dramı Nekbe 1948 (Büyük Felaket) adlı eseri Mihrabad Yayınları tarafından yayımlandı.
15 Mayıs 1948’den sonra siyonistlerce gerçekleştirilen katliam, baskı ve sürgünler sonucunda 750 bin Filistinli evinden, köyünden, toprağından uzaklaştırılmış, kendi ülkesinde veya başka ülkelerde mülteci durumuna düşmüştü. Filistinliler sürgüne giderken ev ve işyeri anahtarlarını da yanlarına almışlardı. Dolayısıyla anahtar bu büyük acının sembolüdür. Anlamı ise “Evlerimize geri döneceğiz” demektir. Filistinliler bu güne büyük felaket anlamında “NEKBE” demişlerdi. Kudüs 1917 kitabının yazarı Nurettin Taşkesen’in kaleme aldığı 70 YILLIK FİLİSTİN DRAMI NEKBE 1948 BÜYÜK FELAKET kitabı, gerçek olaylara dayanan büyük felaket “NEKBE”nin belge roman niteliğinde anlatımıdır.
Yaşadığı dönemin sosyal, kültürel ve siyasi hayatını hafızasında yaşatan ve bunları geliştirip kaleme döken değerli romancımız Üstün İnanç, Yazıklar Çıkmazı’nda 1940’lı yıllarda başlayan ve 1960’lı yılların sonuna kadar devam eden baskı döneminden bir kesit sunuyor. İnandığı ve inandığını yaşadığı için zulüm altında tutulan, horlanan ve dışlanan halkımızın değerlerine sahip çıkışının hikâyesidir roman. Zengin bir dile ve akıcı bir üsluba sahip olan İnanç, ağır baskılar sonucu sosyal buhranlar yaşayan toplumumuzun bu çıkmazdan kurtuluşunun çarelerini de gösteriyor. Roman, yakın tarihimizdeki siyasi ve sosyal çekişmeleri anlatırken bir ailenin ve milletin, inandığı değerleri yaşamak uğruna verdiği büyük mücadelenin hikâyesini de dile getiriyor.
“Sevmek Ölmekle Başlar” diyor Murat Başaran. Bir kitap için oldukça düşündürücü isim bulmuş. Birisine korkunç gelen ölüm olayı, bir diğerine sevgili ölüm olur. Mesele farkı idrak etmekte. Murat Başaran’ı okursanız yakaladığı üslûbu ve ördüğü tefekkür motifli cümleleri biraz hayret, biraz da takdirle karşılarsınız. (Abdurrahim Karakoç)
Murat Başaran tarihi ve manevi motifleri ustaca yerli yerinde kullanıyor. Dili çok sade olmasına rağmen, şiirli ve zengin...Kendisinden çok güzel eserler bekliyorum... (Ahmet Kabaklı)
Bakın, Murat konuşuyor. Diyecekleri var: Aklın son hududundan derlenmiş, taze, istikametli... Keşke bütün Murat’lar aynı konuşsa. Sevmek... bir kolay bir zor. Ölmek… bir kolay bir zor. Başlamak... bir kolay bir zor. Ama, Murat’ı dinlemek bi hoş. Dolu dolu oluyor şimdileriniz. İçinizde bir çalar saat ansızın kendini hatırlatıyor, ötüyor. Murat konuşuyor çünkü. (Gürbüz Azak)